
Gurur
Aslında “yanılma” ve “aldanma” manasına gelen gurur;
kendi kendimize aldanmadır, kendimizi aldatmadır.
İnsanda gurur manevi bir ruh hastalığıdır.
Kibir ise kelime olarak üstünlük taslamak,
büyüklük kompleksi,
kendisini başkalarından farklı ve üstün zannetmektir.
Kibir de gurur gibi
manevi ve ruhsal bozukluk hastalığıdır.
*
Hepimiz insanız insan olmamız hasebiyle de birçok ruh
hastalıklarımız var şüphesiz.
İnsan oğlunun en büyük ruh hastalıklarından
birisi, gurur ve kibirdir.
İnsanlık var olduğundan beri bu hastalıkta maalesef
insanlar arasında vardır.
Var olmaya da devam edecektir.Gurur ve kibir;
fesat ve kıskançlığı doğurur.
*
İşte insanın kendisini, kim olduğunu ve nerede bulunması gereğini,
toplum içerisindeki mevki ve konumunu tayin edemeyişi,
netice olarak kendisini gereğinden üstün görmesidir.
Gurur ve kibir hastalığının böyle kişilerde hat
safhada olduğunu hepimiz gözlemleriz.
Böyle hastalığa düçar olanlar inanışımıza
göre iflah olmazlar.
Çünkü bu Kur’anın emridir.
Kur’an gurur ve kibiri reddetmiştir.
*
Kişilerin bulunduğu mevkiler, zenginlik,
soy sop bağnazlığı,başkaları ile olan münasebetleri,
kendisinden büyük olan ve küçük olanlara karşı olan tavırları,
başkalarının kendisinden daha ileride oluşu, üstün vasıf
ve hasletlere sahipliği,
o kişi üzerinde bir nevi aşağılık kompleksi yaratarak
gurur ve kibir hastalığının nüksetmesine zemin hazırlar.
*
Gurur ve kibir hastalığı taşıyan kişide, tıp ilmindeki diğer
hastalıklarda olduğu gibi
kronik bir hastalığı olan zamanında tedavi edilmez
ise başka hastalıklara davetiye çıkardığı gibi,
gurur ve kibir hastasında da diğer bazı yan hastalıklar görülür.
Mesela aşağılık kompleksi gelişir. Buda bir
nevi ruhsal bozukluktur.
*
Aşağılık kompleksine kapılan kişide kendisini başkalarından üstün
görme ve kıskançlık sendromunu ortaya çıkar.
Bu sendrom yüzünden kendisini yer bitirir.
Kimseyi beğenmez,
kişilerde mutlaka eksik bir yön, eksik birşey bulur.
Bunu alenen söyler.
Söyler ki aklı sıra güya kendi üstünlüğü ortaya
çıksın. Her şeyi bilir, hatta en iyisini o bilir.
Başkası benden daha iyi
bilebilir, daha iyi yapabilire asla tahammülü yoktur.
*
Çağımız
böyle ruhsal hastalıklı kişilerle doludur.
Çevremize baktığımız zaman,
etrafımızda ve hatta yakınlarımız arasında dahi böylelerini görebiliriz.
Çünkü böyleleri kimseyi beğenmez, onlar her şeyin iyisini bilir.
Cahildirler ama bilenlerle yarışırlar.
Doğru ile yanlışı ayırt edemezler.
Kendi bilgi ve görüşlerinin doğruluğunu yanlışta olsa
bile bile kabul ettirmeye çalışırlar.
Çünkü beslendikleri kaynak cehalettir.
Unutmayalım, cehalet; savaşılması ve
yenilmesi gereken en büyük düşmandır.
Hoşça kalın,sağlıklı kalın