Card image cap
Gi̇tmen gerek bazen

Varsın sonunda unutmak olmasın. 

Hem unutmak mümkün mü ? 

O parfüm kokusunu duyunca hiç mi

gitmeyeceksin bir gamzenin çukuruna ? 

Ne zamandır dinlemediğin o şarkıyı

ansızın duyunca hiç mi dolmayacak gözlerin? 

Peki,adımların seni fark etmeden

hiç mi götürmeyecek o yere ?

O yüzden boşuna uğraşma unutamazsın.


Ama gitmen gerek bazen mahallenden, 

şehrinden, hayalinden...

Gitmen gerek gezdiklerinden,

gördüklerinden, Kız Kulesi'nden...

Hatta kendinden gitmen gerek.

An gelir yabancılaşırsın kendine

çünkü. Asla yapmam dediğini

yapar, asla söylemem dediğini söylersin. 

Kurtulman gerekir senden.

Yeniden başlamak için kaç zamandır

kapalı ruhunu açman gerekir dünyaya.

Ruhuna kazınmışlara

fayda etmez hiçbir şey orası ayrı.

Ama olsun unutmuş gibi yap ya

da unuttuğunu san, kandır kendini. 

Her ne ise unuttuğun, olmadık

anda gelecek zaten aklına, senle

dalga geçer gibi el sallayacak, ben

buradaydım hiçbir yere gitmedim

ki diyecek.

Muhtemelen gözyaşlarını içine

akıtmayı öğrenmişsindir. Ama

birden boşalacak anlamsızca gözlerinden, 

zor durumda kalacaksın 


ve sebebini açıklayamayacaksın. O

yüzden sen de sorma kimselere,

"neden ağlıyorsun?" diye.

Başarabilirsen unut tabi. 

Ama zordur işte. 

Nazım'ın dediği gibi bir

devrimse unutmak, her devrim de

sancılı oluyorsa, kendi küllerinden

doğur kendini yeniden. Her kim

ya da ne ise unutmak istediğin...

Varsa cesaretin al göze.

Diyelim ki unuttun.

Bitti mi burada ?

Bitmez tabi ki.


İnsansın her şeyden önce.

Kaç çentik var ruhunda, kimlerin

şerefine onlar ?

“Yalnızlığına iyi bak, sahip çık.

Kaç kişinin emeği

var onda kim bilir?” demiş Oğuz Atay. 

Ne kadar haklı. 

İz bırakanlar hep sevgililerdir sanılır. 

Oysa dünyaya gözlerini açtığın andan

bugününe kadar kimler geldi geçti ruhunun üzerinden ? 

En sevdiklerin bile acımadı bazen. 

Hoyratça harcadılar umutlarını, kararlarını.

Kullandılar iyi niyetini, saflığını.