Kaç seneler geçti aradan sayamadım
Son gülüşün hala dünden kalma sanki
Bir anıdan farksız her şey ne yazık ki
Ben ise seni sevmeyi bile başaramadım

Unutmak istercesine sokaklarda yürüdüm
Şarkılar dinledim, ülkeler değiştirdim
Sıyırıp atmak istedim seni umutsuzca
Kanlar içinde kaldı ellerim, bak şimdi katilim

Halbuki, unutmak ne kelime kalbim sen diye atarken
Bir damla gözyaşın yere değdiği anda kahrolan ben
Üzüldüğünde paramparça olan, seni seven yine ben
Aşkın adı sen olunca unutmak ne kelime, her şeyim sen iken

Bir güzellik vardı kalbime kazınan
Dillere şaayan, Güneş göre kıskanacak türden
Yıldızların dahi bakamadığı bir güzellik sen
Kanıyorum ey sevgili kurtar beni bu kederden

Halbuki, tutulmuştum ben sana delicesine
Gözlerinde ki o narin gülüşe
Saçlarının yıldız misali parlamasına
Teninden saçılan o begonya kokusuna

Evet, ben ona aşık olmuştum
Gülüşünün saflığına adeta
Kalbinin beynimin içindeki yankısına
Evet, ben ona aşık olmuştum

Dudağının kırmızısı hala aklımda, bilir misin?
Peki ya çiçek açtıran gülüşüne ne demeli?
Kulağımda aks-i seda olan ahenk dolu akiren ise
Beni sana bağlıyor, farkında değilsin

Vedalara alışık olamadım hiç
Sana veda etmek ise ölümdür bana
Ölümden ölüm beğendim oysa ki, olsun bana hiç
Dikkat et kendine ey güzel, seveceğim seni hep
Bu da son sözüm olsun sana

-Erdem