Hep bir yerlere gidip bir kaç gün gezmeyi hayal ederdim. Bir hafta kadar yada az fazla bir izinim vardı.
Bir türlü para birikmiyordu tam o sıra banka promosyonu 1026 TL.  Verildi, 2017 yılı başında bir ilaç gibi geldi. 

Hep Seyahatte Sıhhat var diye bir hadisi şerif okumuştum o aklıma geliyordu hani bazı sizlere de olmuştur İnsan bulunduğu çevreden biraz uzaklaşmak ister benimde tam o günlerimde O günlerde otobüs fiyatları da gittiğimiz Nisan ayı olduğu için hesaplı idi.
 
Gideceğim Kente  gitmeden önce kurumumuz misafir hanesinde yer ayırtmam lazımdı. İçinde bulunduğumuz ay, turizm ayı olmadığı için yeri de bulmuştum o günkü fiyat günlük 24 lira iki kişi 48 lira yani bayağı bir hesaplı idi.(Bugun tek kişi yemeksiz 48 TL)
 
Bir ilkbahar günü 2+1 otobüsle İl plakası, 71 olan Kırıkkale garajından  düştük yola  Kırıkkale'miz ilçeleri Balışeyh, Delice derken Araba 06 il plakalı Başkent Ankara çıkışlı olduğundan,  şiir gibi olsun en az yüz çeşit leblebi bulacağınız Leblebi diyarı Çorumun büyük ilçelerinden yine leblebi diyarı Sungurlu da verdik mola.

Sonra sürdü şoför arabayı il plakası 19 olan Çoruma,
Çorum garajına, bu 2+1 leri kim akıl ettiyse takdir ettim benim gibi kilolu insanlar için çok rahat hele firmada müşteriye karşı ilgili ise, her ne kadar trenin, uçağın ve özel arabanın yerleri farklıdır ama bana otobüs daha iyi gelir nedense.

Şimdi çabuk gitmek isteyenler için hızlı trenler var ama oda her yere yok.

Benim 10 yıl Diyarbakır'da çalıştıktan sonra 3 yıl çalıştığım ve şehrini ve insanını çok beğendiğim
Çorum şehri garajına  2,5 saat sonra Otobüsümüz vardı.

1.BÖLÜMÜN SONU

Bir gezi hatırası 2



Çorum garajına varan otobüs yolcularının inenleri indirip oradan daha ileri gideceklerini aldıktan sonra dünyanın ilk ve en eski barajının olduğu ve tarihi varlıklarla dolu Çorum şehrinden Otobüsümüz hareket etti.

Çorumda sonra 05 plakalı Amasya ilinin o bölgedeki tek hava alanı olan kalabalık nüfuslu büyük ve güzel ilçesi Merzifon'a vardık. Orada kısa bir mola daha verdikten sonra 55 plakalı Samsun iline doğru yola çıktık. Yemyeşil uçsuz bucaksız ormanlık yemyeşil alanların arasından irili ufaklı yerleşim yerlerinden geçerek Doğu Karadeniz'imin büyük şehir ünvanlı Kurtuluş Savaşında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Gemi ile çıktığı Samsun ilinin garajına vardık.

Yolcu indir bindir derken biraz mola, molada yenen harika bir su böreğinden sonra tekrar yola koyulma vakti geldi. Otobüsümüze tekrar bindik Otobüsümüz dede güzel güzel yiyecek içecek servisleri yapıldı Sağ olsunlar.

Sağlı sollu fındık bahçeleri, bazı yerlerde pirinç yetişen tarlalar ve dağlık alanlardan deniz kenarlarından 52 plakalı ordunun harika ve çok güzel ve il olabilecek kadar büyük ilçeleri olan Ünye ve Fatsa'yı geçerek gezideki ilk hedeflerimizden biri olan Ordu iline vardık.

Deniz kenarında indik Araba Giresun'a doğru devam edip gitti.
Orduda inen yolculardan  biri kendi İlçesi. Olan Perşembeyi de gezmemiz gerektiğini söyledikten sonra, oradan bizi Çok çok yolculuğunu ve kibarlıklarını beğendiğimiz özellikle o seyahat deki otobüste çalışan şoförüne, muavinine , hepsine teşekkür ettiğimiz Kamil Koç Seyahat firmasının Servislerinden biri ile kalacağımız yer olan denize sıfır konumdaki DSİ nin ordu misafir hanesine kadar götürüp bizi bıraktılar.

2.Bölümün Sonu

Bir gezi hatırası (3)



Daha önceden yer ayırdığımız güzel ve yemyeşil olan, her biri birbirinden iyi çalışanlarının olduğu, Ordu ilimizin DSİ misafirhanesine o gün yerleştik. Yeri güzel Ordu ilimizin onun güzel ilçesi Perşembenin tam ortasında özellikle bizim gibi gezmeye gelenler için dört dörtlük konumu var. Misafirhane Doğu Karadeniz'in, denize sıfır konumdaki kurumun içerisinde bir tarafı denize bakan odalardan, bir tarafı caddeye bakan odalardan oluşan geniş ve ferah ve çok temiz her şey düşünülmüş çok temiz odalardan oluşmakta.
Aylardan Mayıs ayı olduğu için tipik Karadeniz iklimi olduğu için sık sık ve çoğu zaman çok şiddetli yağmur yağıyor ve Üşürmeyen ve yıldırmayan bir sıcaklık oluyor

O gün orada kaldıktan sonra önce Perşembeye bir gidelim ve kahvaltıyı orada yapalım dedik ve minibüse binip kısa bir yolculuktan sonra benim çok tuttuğum yerlerden olan yemyeşil ve güzel gerçekten elinde imkanı olan herkesin de görmesi gerektiği Perşembeye vardık.

Sabahın erken saatlerinde kimisi oltayla kimisi serpmeyle bir çok insan balık tutmaya çalışıyor, bir tarafta suyun içinde birisi köpeğini eğitiyor köpek sahibinin her dediğini harbi, harbi yerine getiriyor.

Değişik güzel bir ortam, deniz kenarından caddeyi takip edip geçince karşıda esnaf dükkanları var oraya geçip küçük şirin bir
Lokantaya girdik, orada benim çok beğendiğim o güne kadar içmediğim bayağı büyük bir çorba tası içinde bol tavuk eti ve çeşitli sebzelerden oluşan lezzetli çorbamız sıcak sıcak geldi. Çorbamızı ekmek ve su ile tüketip üzerine çorbacının getirdi çayı içtikten sonra tekrar kendimizi Perşembe caddelerinde gezmeye bıraktık Belediyesi kimde gerçekten bilmiyorum ama caddeler tertemiz kimse ellerine kollarına sağlık

Perşembenin çeşitli yerlerini gezdikten sonra ve bayağı bir vakit geçtikten sonra gidip bir Ordu merkezi bir görelim o gün diye minibüse binip yola çıkıp Ordu Merkeze vardık

3.BÖLÜMÜN SONU


DEVAM EDECEK