
Oğul koşması (1)
Ben nasıl unuturum mukaddes kutlu cuma
Verdiler ağuşuma kundakta ki oğlumu
Bu uhrevi emanet sevgilim sen unutma
Hatırlat birgün ona babası olduğumu
Koşacak sevinç dolu mektebin yollarında
Dargın karne notları evladımı sevindir
Buluşuruz mehtabın ferah akşamlarında
Sor annene şu ketum,somurtkan resim kimdir?
Bazen efkarım gelir ürperirim bu evde
Korkarım kör odalar ayırır ikimizi
Ebediyen gülmeyim yeter ki sen sevinde
Es rüzgar ılık,ılık üşümesin benizi
Yıllar boyunca sükun bir mezar gibi evin
Odalarında diri nefeslerin solusun
Sakın ağlama yavrum pür neşe vede sevin
Duvarda resmi olan bir babanın oğlusun
Kabrimin üzerinde ak güneşler ıslanır
Şimdi kör mezarımdan sana ninni söylerim
Ey melekler ! başım dik Fatiha'ya yaslanır
Cennetlerden bir bahçe bu mezar benim derim...
(bütün insanlar duvarda asılı bir resmin çocuklarıdır)
********************
Oğul Koşması (2)
Bakışların derindir başın hayli yücede
Nefsin önüne geçmiş galebe çalmış akla
İlişme namahreme yalnız yalnız gecede
Var git prensesleri rüyalarında hakla
Şehvet denen duygu ki yüksek dağlara çıkar
Beş dakka zevk güngelir kendi halinden bıkar
Kırk dereden su gelse ancak bu kiri yıkar
Ey oğul bedeninden önce nefsini pakla
Bu sözler bir ders değil kulağına küpedir
Gayri şaşırıp bakma baba dediğin nedir ?
Bak şu çatıda duran tozlu resmimi getir
Sözlerimi aklında onu duvarda sakla.
k a gazioğlu
Emeğine yüreğine sağlık Arslan bey güzel şiirler okudum tebrikler hayırlı akşamlar diliyorum efendim