HERKES ATEŞİNİ BURADAN GÖTÜRÜR!

Bir gün Behlûl'ü üstü başı dağınık, toz-toprak içinde gördüler. Onu bu hâlde gören, uzun bir yolculuktan dönmüş zannederdi. Behlûl Dânâ'nın bir veli olduğunun farkında olmayan, onu sıradan bir meczûb zanneden bazıları, onunla dalga geçmek ve eğlenmek kasdıyla sordular :

– "Ey Behlûl! Bu ne hâl böyle! Nereden geliyorsun? 

Behlûl'ün cevâbı hiç de onların bekledikleri türden değildi :

– "Cehennemden geliyorum!"

Soruyu soranlar kendi kendilerine: "İşte yine deliliği tuttu, böyle cevap olur mu?" diyerek tekrar sordular :

– "Peki, cehennemde ne işin vardı?"

Behlûl yine hiç istifini bozmadan aynı tavırla :

– "Ateş lâzım oldu da onun için gitmiştim..."

– "Peki, ateşi aldın mı bâri?..."

Behlûl cevap verdi :

– "Hayır, maalesef ateşi alamadım. Cehennemin bekçileri bana dediler ki :

- "Sanıldığı gibi burada ateş bulunmaz, ateşi herkes dünyadan kendisi getirir!..."