NE GÜZEL

Çerçi geldimi köye arpa buğday verirdik,

Biraz kırık leblebi, biraz üzüm alırdık,

Birtane yumurtayla meyve ğeğiştirirdik,

Yanında da sakızı, Bölerdik ya ne güzel.


Ayakkabı bulamaz, karalastik giyerdik,

Yemeği aramazdık, yağlı ekmek yiyerdik,

Yoğurdun üzerine toz şeker gezdirirdik,

Ardından da parmağı, banardıkya ne güzel.


Bayram ve düğünlerde bir araya gelirdik

Bir tek horoz şekeri, bir de lokum alırdık,

Ne meşrubat, ne gazoz, ne dondurma bilirdik,

Kar’a pekmez dökerek yalardıkya ne güzel.


Ne de güzel kokardı buğdayın kavurgası,

Yanında  verilirdi birazda un helvası,

Hani hapılırdı ya ayran aşı çorbası,

Üzerine yağ döküp içerdik ya ne güzel.


Ne filim, ne tiyatro, ne sinama izlerdik,

Çocukluk yıllarında kestane’yi bilmezdik,

Oturup sac altında, patatesi közlerdik,

Üzerine tuz döküp, yiyerdik ya ne güzel.

  

Sevinir tav olurduk, bir topaç, bir çembere,

Dizerdik misketleri, boylu boyunca yere,

Akşam vakti olunca oturuduk mindere,

Bir masal, bir hikâye dinlerdik ya ne güzel.


Son zamanda kavuştuk ispirto ocağına,

Bazen muhtaç olurduk bir şişe gaz yağına,

Şap musallat oldumu, hayvanın ayağına,

Melhem diye katranı sürerdik ya ne güzel.


Ne delidana vardı, ne köyde kuş gribi,

Eğer hatam var ise bağışlayın garibi,

Ebem sütlaç yaparken gözlerdik kazandibi,

Lavaş ile sıyırır, yutardık ya ne güzel.


Yaylalar’da geçerdi genelde yazlarımız,

İçimizi açardı oyun havalarımız,

Kaneviçe alırdı, gelinlik kızlarımız,

Üzerine sevda’yı işlerdi ya ne güzel.


Uzun kış geceleri toplanırdık bir evde,

Büyükler sedirlerde biz otururduk yerde,

İsmet Murat hatırlar ne ışık var, ne perde,

İdare, gaz lambası yakardık ya ne güzel.



Not :NE GÜZEL Başlıklı şiirim Günüz Altın şiiri seçilmiş olup ancak " Murat Gökçe" beyin Ne Güzel isimli şiiri yayınlanmıştır saygılarımla

Card image cap