Derde tali̇p ol ki̇ dertli̇ kalmasin
DERDE TALİP OL Kİ DERTLİ KALMASIN
Dert... Peki gerçekten söylenilen kadar acı mı? Kimisi evladının acısı, kimisi ana, kimisi baba bu örnekler çoğaltılabilir. Ama günümüzdeki dert kaybettiklerimiz mi, bunlardan duyulan acılar mı? İşte burada çıkmaza giriyoruz. Yoksa evet... Dertler paylaşıldıkça azalır doğrudur. Ama öyle bir dönemde yaşıyoruz ki, sosyal medyanın ele geçirdiği bir insanlık ve gerçek yaşama karşı üstünlük sağlamaya çalıştığı dönem...
Öyle ki eğlence sayılacak şeyleri bile büyük bir dert diye paylaşıp dua denmeye başlandığı bir dönem.
"Bugün başım ağrıyor. "Dua edelim, denir.
"Yüzüme sivilce çıktı." Dua edelim, denir.
"Oğlum çarşıya gidiyor." Dua edelim,denir.
"Kızım metrobüse bindi." Dua edelim,denir.
Bu gibi günlük rutinleşmiş durumları gerçek bir dert gibi anlatarak, insanların gerçek dertlere ilgisini öldürdük. Bu durum karşısında "başınız sağolsun "mu denir yoksa "gözünüz aydın"mı denir?
Bu sorunun gereken cevabını size bırakıyorum...?
Gerçek dertten bahsetmişken; dertlerimizi, içimizdeki duygularımızı dışa vurduğumuz 'şiir'den söz etmemek elde değil. Peki gerçek dertlere ilgisizlik artmışken; derdin dışa vurumu sözcüklere dökülüşü olan 'şiirin' günümüzde nasıl bu kadar çok olduğu sorusu gündeme gelir. Ve buna örnek
Muallim Naci'ninde
"Erbâb-ı teşâür çoğalıp şâir azaldı.
Yok öyle değil şâirin ancak adı kaldı."
(Şairlik taslayanlar çoğalıp gerçek şairler azaldı.
Yok öyle değil, şairin ancak adı kaldı.)"
dizelerinde açıkca ortadadır.
Peki bu varsayımlar doğrultusunda şairin dediği gibi doğruluk payı mevcut mu diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.
Bunun cevabını da sizlere bırakıyorum
Günlük hayata dair açıklayıcı öğüt ve nasihat olmuş hayırlı günler
Tebrik ederim üstadım.Saygı ve selamlarımla...
Emeğine yüreğine sağlık tebrikler
anlamlı bir paylaşım
kaleminiz daim olsun selamlar gönderdim....
Akrabalık ve komşuluk bağları koptu kopacak nerdeyse, arkadaşlık ve dostlukta aynı bu nedenle insanlar yalnız içine kapandı kimse kimsenin derdiyle dertlenmiyor herkes kendi başının çaresine bakıyor tümden değil ama kısmen böyle, birde hastalık kaparsam korkusu var, unutulan tek şey Allah ne yazdıysa o olur sen önlemini al korun kurallara uy, ve Allaha sığın içine kapanma ara sor elinden geleni yine esirgeme gönül almak hal hatır sormak değil parayla bunlar unutuldu tek dert kendinde gibi oldu herkes. Halbuki paylaşınca varlık çoğalır paylaşınca dertler azalır başkasının derdini paylaşmayı unuttuk, varlığımızdan olmayanları nasiplendirmeyi unuttuk , yüreğine sağlık kardeşim haklıca bir serzenişti saygılarımla....
Derin düşüncelere sevk eden kaleminizi bir solukta okudum deeğrli Murat Hocam.
Yüreğinize bin sağlık.
Yazmak öylesine bir lütuf ki her anlamda paylaşmak duygularımızı ve gerçekten de emek ve yürek isteyen bu anlamda her kalemden ayrı feyiz alıyoruz elbet yüreğimizi koymuşken...
Sonsuz selam ve saygılarımla değerli hocam
Allah dert verip derman aratmasın. yazının başlığını okur okumaz
Martin Luther'in cehennemi satın alıp bütün İsevi'lere cennet
vaadi gibi sandım ondan da değerli bir konu olmuş.
tebrikler ve saygılarımla...
"Şairlik taslayanlar çoğalıp gerçek şairler azaldı. "
Yok öyle değil, şairin ancak adı kaldı"
Ülkemizde şairi gerçekten çok, şair denilir mi bilmem yazan söyleyen çok, lakin şiirin etkisi gülümsemesi gönlü okşaması yok, böyle olunca da şiir şiir değil karalamak çizmekten öteye gitmiyor,selamlarımla.