tumadım hesabını her darbenin

kırılan dallarımı yeniden yeşerttim

içine hapsolmadım ben o mazinin

günah diye kimseye kin gütmedim


Çok insanlar tanıdım üç kuruşluk

görünüşe aldandım kimyası bozuk

anladımki aklındaki hep puştluk

kapısını çalmadım dahada gitmedim


Nedametten, azaptan ve ıstıraptan 

yulaksız su gibi başıboş akandan

onun için korkar oldum palavradan

boş verdim boş işlere prim vermedim


sandım ki bir mucize olurda düzelir

akılla pişirsen düşünceler yola gelir

karekter değişmiyor boşa beklenir

mahvettim kendimi umit ederek bilirim