Alıntı...Çalıntı....Kalıntı
Bundan yola çıktığımızda birçok şair ve yazar arasında yaşanan ‘çalıntı’ tartışmasını makul karşılamamız gerektiğini savunanlarda olur. Yazının yada şiirin doğmasında gelişip ele avuca gelir hale gelmesinde başka bir etkinin rol oynadığı aşikardır. Esinlenmenin okuduğumuz bir yazıdan, şiirden seyredilen bir flimden yaşanılan bir olaydan olması kadar doğal ve gerçek bir durum yoktur. Yani esinlenmenin edebiyatın doğasının en temel unsurudur diyebiliriz.
Öyle ince bir çizgidir ki esinti….Adeta kıldan incedir. Bir tarafında ‘alıntı’ bir tarafında ‘çalıntı’
Y ani diyeceksiniz tek harf mi aradaki ince çizgiyi belirleyen. Hiçbir zaman tek bir kelimeden ibaret değildir. Kolaylıkla birbirinin içinde kaybolan bazen tespiti zorlaştıran ve hatta her türlü ispatı bile geçersiz kılabilen bir durumla karşı karşıya kalırız çoğu zaman…
Alıntı mı ? Çalıntı mı? Diye düşünürken birde bu ikili muammaya bir üçünsü eklenirse hele bu sefer iş iyice karışır. Alıntı mı ? Çalıntı mı ? Esinlenme mi?
Ayırım yapabilmek aslında basittir. Tırnak işaretleri, italikler, ayraçlar dipnotlar ve alıntı yapılan metin açıkça belirtilmiş ise bu alıntıdır. Bunda görüldüğü gibi hiçbir sorun olmamaktadır. Bazen sadece alıntılar üzerine kurulmuş bir metin ile bile karşılaşabiliriz. Bunda bile alıntının kaynakçası gösterildiğinden her hangi bir sorun yaşanmamaktadır.
Şair yada yazar başka bir disiplin ile düşünüp yazan kişiler olmalıdır. Buna rağmen birçok yazar düşünür bir başkasının düşüncesini sözlerini kendi fikri gibi ileri sürmekten kaynakçasını ortaya koymaktan kaçınır. Son yıllarda ortaya çıkan çeviri korsanlığı da bu bağlamda ele alınmalıdır.
Yayıncılık sektörünün gittikçe ilerlediği son yıllarda çevirmenler tarafından çevrilen klasik eserlerin yeni çevrilmiş gibi yapılarak tabiki ufak tefek değişikliklerle yeniden yayınlanmaktadır. Bu sadece romanlarda değil üstelik bilimsel eserlerde de buna rastlanılmaktadır.
Artık şuna dikkat etmeliyiz ki…”Alıntı” nın çok kolay “Çalıntı” ya dönüştüğü bir daldayız.
‘Çalıntı’ meselesi ise bambaşka sorunlu bir mevzu aslında. Özellikle edebiyatta elle tutulur gözle görünür bir sonuca ulaşamadığı belli somut bir ölçüsü olmadığı dahası bir çoğunun “ ne var azcık esinleniyorum “ diye düşündüğü böyle düşündükçe de sorunların katmerleştiği bir konu.
Edebiyat tarihimizde bu konuyla ilgili tartışmalar hiçbir zaman son bulmamıştır. Zamanımızda internet ortamında yayınlanan şiirler , yazılar ise bu alevli tartışmaların daha da çoğalmasına sebeb olmuştur. Üstelik edebiyat aslına bakılırsa esinlenme ve alıntılar zinciridir. Bu nedenle neyin alıntı çalıntı esinti olduğunu tespit aşamasında ölçünün ne olacağı daha da belirsiz bir hale gelmiştir.
Aslında her şair her şiir birbirinin yüreğine komşudur. Sınırları belli belirsizdir. Bazen bilmeden bile ihlal edilebilir. Ama en önemlisi bu etkiyi farkındalıkla eritebilmektir. Aynı kuşak içerisinde olan şairlerin bir çok noktalarda aynı şeyleri düşünebilmesi, yada çırak usta ilişkilerinde aynı duyguları kaleme alabilmesi aynı kokuyu veren cinste şiir yazabilmesi mümkündür.
Üstelik edebiyat tarihimize baktığımızda çalıntı tartışmalarının ta divan edebiyatında Fars ve Arap edebiyatından alındığı üzerine başlamıştır. Oysa Divan edebiyatı gelenek üzerinedir. Önce gelenleri işlediği konu ve türleri işleyerek önceki şiiri biçimsel ve anlamsal olarak doğallıkla işler.
Günümüzde de ateşli çalıntı tartışmalar yaşanmaktadır. Burada isim vererek herhangi bir kişiyi yada kişileri hedef haline getirmeyeceğim…
Şüphesiz ki edebiyat tarihinde bu çalıntı suçlamalarının sonu olmayacak .Buda yazarların mağduriyetine sebep olmaktadır. Ama bu sadece mağduriyet boyutu ile düşünülmemeli aynı zamanda edebiyatın doğasına da müdahale olarak düşünülmelidir. Biz okurlar bir kere bile olsa ‘çalıntı’ olarak tespit edilen şair ve yazarın üretimi karşısında her zaman kuşku duyar ve kandırılmanın yarattığı bir üzüntüyü yaşarız.
Ayrıca çalıntı her zaman bilinçli olarakta yapılmamakta, bilinçsiz olarak etkilenmenin de mümkün olduğu sadece Türk edebiyatında değil dünya edebiyatında da tartışılmaktadır.
Buna en güzel örneklerden bir tanesi Da Vinci Şifresi ile Harry Potter ‘in çalıntı olduğu tartışmalara yol açmış hatta mahkemeye bile taşınmıştır .
Yani bu “Alıntı” “ Çalıntı” öylesine dipsiz ve derin bir kuyu ki…Bir deli kuyuya bir taş atıyor kırk akıllı çıkaramıyor misali…
İ.M.
Ne guzel bir yaziya, gundemini koruyan bir meseleye dikkat cekmissin gul yuzlum. Hem de kavi cumlelerin misali ile keskince masaya yatirmissin temayi, kavramlari.
Irdeleyen irade eden yuregin sagolsun, sen varol emi kalemi, gonlu guzel.
Tesekkurlerimle kutladim.
Çalmak çağın hastalığı tedavisi çok basit sadece vicadanının sesini dinlemek yeterli ama öyle bir hale geldik ki Kul hakkı nı gasp etmek malesef moda oldu modaya uymayan kalmamış dilendirmek demode özü sözü doğru kalanlara selam olsun yüteğine kalemine bereket kardeşim
Öncelikle güne düşen anlamlı yazın için tebrik ederim gül yüreklim
Bütün yazarların okuması ve okurken düşünmesi gereken bir yazı. Yüreğine emeğine sağlık
Bende kendince şiir yazmaya çalışan biri olarak her zaman bunu dile getiririm
Pek çoğumuz yazardostlarımızın veya bizden önceki usta yazarların şiirlerini okurken bilinçli olmasa dahi esinlenebiliyoruz
Bazende usta yazarların yazdıklarından bir kaç satırda olsa ekleyip şiirimizde anlatmak istediğimiz duyguya ilave yapabiliyoruz
Bence başka bir yazarın yazdığında alıntı yaparken bunu vurgulamamız gerekir o zaman bir sorun olmaz diye düşünüyorum
Ama bir başkasının yazdığı bir yazı ve şiirin tamamını alıp altına kendi adını yazarak paylaşmak çalmak yani çalıntı olur
Bu da hiçbir şekilde kabul edilebilir birşey değil. Birinin yazdığını alıp altına kendi adını yazmak hem emek hırsızlığı hem de kul hakkıdır
canımsın ne güzel ifade etmissin anlaşılmak ne güzel sevgimle
Şiir kendinin gibi alıyor şairin adını silip kendi adına paylaşıyor barı alıntı yaz şiirimin altına diyorum beni engelliyor veya cümbür cemaat dostlarıyla üstünüze geliyorlar seni şiirinin hırsızı ilan ediyorlar çok yaşadım bunları maalesef şairem Allah ıslah etsin başkasının emeğini duygusunu çalanları.sevgilerimle...
malesef hayatım birde üste çıkıyorlar düşünmesi bile kötü
ben bir kaç hece şiirimi düzenlemeye kalktım
bir baktım benim şiirler başka başka isimlerle paylaşılmış:))
düzenleme yapmaktan vazgeçtim
bu arada birine dayanamadım mesaj yazdım neden emek hırsızlığı yapıyorsunuz dedim
aldığım cevap çok ilginçti , hazır yazılmış şiir varken şiir yazmak enayiliktir diye :))
güldüğüme bakıp da umursamadığımı sanmayın sinirden gülüyorum hangi birinle uğraşacaksın
yapacak bir şey yok malesef
bu arada anlamlı bir paylaşımdı kutlarım saygılar.
Güzel bir yorumdu teşekkür ederim selamlar
Faydalı bir paylaşım.
Samimi bir yazı ve samimi bir yürek.
Sevgimle.
Tebrikler...
canımm teşekkür ederim
Değerli arkadaşım güne gelen şiirinizi gönülden kutlarim bu arada Anneler gününüz kutlu olsun sevgiler❤?
Teşekkür ederim canım seninde anneler günün kutlu olsun