Bacım bana gel demiş

Hele bakın ne demiş


Sökün ayı geldı coştu dereler

Cemre düştü ayaz geçti gel gayrı

Göz göz oldu şu sinemde yaralar

Hasret ömrümüzü biçti gel gayrı


Kalemi nur


Hele bahar gelsin karlar erisin

Sarı çidem bittiğinde gelirim

Kayalarda güzel keklik yürüsün

Yusufcuklar öttüğünde gelirim


Şahini


Dönmene mani ne vefasız güzel

Hasretin ömrüme döktürür gazel

Toparlan hazırlan yolaçık tezel

Sivas'ın gülleri açtı gel gayrı


Kalemi nur


Kızıl ırmak taş köprüde durulsun

Allı gelin şu kangaldan sorulsun

Bayram gelsin düğün dernek kurulsun

Kızlar halay tuttuğunda gelirim


Şahini


Köprünün altından çok sular geçti

Küçükler büyüdü büyükler göçtü

Kardelenler soldu nevruzler açtı

Ergoğanlar koku saçtı gel gayrı.


Kalemi nur


Göl pınardan hele doldur demliği

Ala dana arpa ister emliği

Akşam oldu pişirdin mi yemliği

Madımaklar bittiğinde gelirim


Şahini


Kara saban gitti makina geldi

Ağ gelin madımak toplamaz oldu

Düvenler çürüdü yaba boş kaldı

Evler harap oldu göçtü gel gayrı


Kalemi nur


Eleyip de buğda unluk tuttun mu

Dama bulgur serip üç gün yattın mı

Pilav icin çalhamayı ettin mi

Keklik eti kattığında gelirim


Şahini


Tötürge cennetten sanki bir havuz

Gezelim seninle olam kılavuz

Artık pınarlarda yoktur gelin kız

Kızlar oturmayı seçti gel gayrı


Kalemi nur


Kurumadan şu tecerin ormanı

Tez tutasın kaldırasın harmanı

Yar gönlüne yazdırasın fermanı

Kara tiren gittiğinda gelirim


Şahini


Şimdi köyler kalölüfer yakıyor

Soba bir köşeden mahsun bakıyor

Çamaşırı makınalar yıkıyor

Eski düzen geldi geçti gel gayrı


Kalemi nur


Bağ bostanda kızıl elma oldumu

Yeşil erik mor rengini aldımı

Arpa buğday firikliğe geldimi 

Kardaş firik üttüğünde gelirim


Şahini


Ekini biçiyor biçer döverler

Sazlı sözlü güzelleri överler

Bizim köyde misafiri severler

Çiçekler başında taçtı gel gayrı


Kalemi nur


Bizim köyde bugün hava iyi mi

Çağırdın mı emmim ile dayımı

Demledin mi guzüne de çayımı

Belki şafak attığında gelirim


Şahini


Şafak vakti kızıl cama vuruyor

Camide cemaat safa duryor

Gözlerim heryerde seni arıyor

Yaza yaza keyfim kaçtı gel gayrı


Kalemi nur


Gayrı gurbet şu ömrümü yoluyor

Feryat figan ile günüm soluyor

Ah ettikce göz pınarım doluyor

Hasret cana yettiğinde gelirim


Şahini


Şafak söktü koyun kuzu yürüdü

Coban kecesini başa büründü

Kuşburnular dal üstünde kurudu

Güneş yılanlıyı ölçtü gel gayrı


Kalemi nur


Bize derler oğuz kenger boyundan

İki gardaş çağıralım toyundan

Yedi bacı bölüşelim tayından

Anam kömbe ettiğinde gelirim


Şahini


Gönül dilim çile nedir bilirim

Gel güzelim mihmandarın olurum

Bir ömür seninle hep dost kalırım

Yavrular yuvadan uçtu gel gayrı


Kalemi nur

Hatice şahin


Şahiniyem gurbet elde sorulmuş

Ak gerdandan yar elinden vurulmuş

Anam babam beklemekten yorulmuş

Gadam cana battığında gelirim


Şahini 

Hatice Şahin