OTURUP YAZAYIM

Şu garip derdime, derman var ise, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım. 

Nasıl hükmedeyim, bilmem nefis'e, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım. 


İtiraz eylemem baştan savana, 

Meramımı arz ederken divana, 

Nasıl sığınayım bilmem tüvana, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım.


Tek tek dolaşalım gurbet elleri, 

Resm edeyim türlü türlü halleri, 

Zulüm ile sükut eden dilleri, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım.


Nerde bir garibin, derdi var ise, 

Şayet kabahati edep, ar ise, 

Ahir akibeti  sevap, kâr ise, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım.


Yer'i, yurdu, yuvasını, yöreyi, 

Ananeyi, geleneği, töreyi, 

İçin için alevlenmiş yüreği

Siz söyleyin ben oturup yazayım.


Kavuşunca iki fersah arası, 

Şifa bulacaksa gönül yarası, 

Sözünüze şahit olsun şurası, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım.


İsmet Murat  yapa yalnız kalanı, 

Meramını kuş'a, kurd'a salanı, 

Hasret ile sararıpta, solanı, 

Siz söyleyin ben oturup yazayım.