Yanlızım diyorum anlamıyorsunuz
İki kelime konuşsa ne olur birileri
Ruhumun penceresi darlık içinde
Mahkum olmuşum ay ışğına
Ey tahta masa, ey sessiz gardolap
Vucudumun haritasını çizen saat
Derinden ağlıyorum, ilk defa
İlk defa değil susmanız
Siz zaten hep aynısınız.

Dar ağacına asacağım tüm sözcükleri
Bir teselli bile vermeyenleri
Ne kattınız acıdan, yaradan başka
Çoğaltacağım harfleri,
Yeni cümleler kuracağım unutacağım sizi.

Beni serbest bırak diyen ses
Bana gel, bana gel,  diyebildim
Gözlerimin buğusundan göremedim
Belkide benim gibi tutsaktı kimbilir
Seslerinin kurutuluşu ağızlarından
Sahipleri kayıp seslere ağlamak
Nasıl bir şey bilen yok.

Bunlar arka planda iniltiller olmalıydı
Yoksa ne diye bana gelsinler ki.
Söylenecek tüm kelimeleri asmışken
Tekbir cümle kuramazken.