Kahraman bir asker gibi yürüyordu
Gidecek başka yönüde yoktu
Göz bebekleri berraklaştıkça o karanlıkta
Tecelli yavaş yavaş sisten sıyrılıyordu
Arada bir buğulu bir aynaya benzeyen
Arkası derin esrarlı manzaraydı akseden
Kayan bulutlar gibi dalgalanıyordu öteden.

Bilmiyordu gölgelerin korkunç günahını
Devler, cüceler kara bir ifrit gibi sarıyordu
Homurdanan, hitdetle tepinen, cana kıyan
Şuursuz yığınlar yerde sürünüyordu
Orda hayvanla insan tek varlık gibiydiler
Üstüne basıp geçenler oluyordu
Ortalarda çirkinlik bile ahkam kesiyordu.

Nefes aldı uyandı ilk ruh zulmet aydınlandı 
Dar bir boğazdan sürünerek geçti güruh
İkinci ruh kader diye haykırdı 
Uzadı gitti karanlığa karıştı
O ne gazap o ne korkunç bir andı
Apaçık görünüyordu pallas 
Mükemmeli arayan dibi boyladı
Ve arındı mahşer nice sonra
Sancılı dönüşüm başladı
Yani bir sayfa açıldı.

Varlığın tam kendisiydi bütün kainat
Her yerinde renk fışkırıyordu hayat
Herşey olup bitti, iyilik kazandı...




Mustafa Yaman
12 mayıs 2022