GÖNÜLLER SULTANI CANIM EFENDİM

Hiç eksik olmuyor gözümden yaşım, 

Sel gibi boşanır akar efendim. 

Yoluna can kurban fedadır başım, 

Hicret yollarına bakar efendim.

 

Uzat ellerini şefkatin ile, 

Beni muradıma erdir efendim. 

Ebubekir, Ömer, Osman da bile, 

Istırap acımı dindir efendim.

 

Hasretim yıllardır o misk kokuna, 

Cümle bedenimi bandır efendim. 

Ne olur bırakma nefsin okuna, 

Kevser ırmağına daldır efendim.

 

Hasretin içimde bir volkan gibi, 

Kabarmış bağrımı yakar efendim. 

Kavuşmak isterim mecnun misali

Önüme engeller çıkar efendim.

 

Cemal’in görmedim sarardım soldum,

Hicrana hüzünü kattım efendim, 

Kendimi girdabın içinde buldum ,

Çırpındıkça dibe battım efendim.

 

Kavuşmak üzere yüce zatına, 

Bin bir ıstırabı tattım efendim. 

Dün gece düşümde varıp kapına, 

Gece eşiğinde yattım efendim.

 

Keşke bir imkânım olsa da gelsem, 

Seni Medine’de bulsam efendim, 

Huzru saadette murada ersem, 

Kapında bir köle olsam efendim.

 

Yıllarca yolunu gözler gözlerim, 

Her gün seher vakti ağlar efendim.

Boğazıma düğümlendi sözlerim, 

Derdim anlatmaya çağlar efendim.

 

Karanlık hayatın sonsuz ışığı

Derdimin dermanı sensin efendim, 

Garip sığınağı gönül otağı, 

Allah’ın elçisi cansın efendim

 

Çağıran olsa da huzruna gelsem.

Gönül güllerini dersem efendim. 

Ravzan'a yüz sürüp kendimden geçsem, 

Aşkın şarabını içsem efendim.