Gittiğim zaman altı ay dönmüyorum
Hani mecbur olmasam hiç dönmeyeceğim
Saçım sakalım uzayıp karışıyor
Unutuyorum aynaları
Hatırlamıyorum insanları
Kayaların siperinde
Vadinin ucundayım
Yer gök aynı sesi veriyor
Baktıkça insan imreniyor

Sık sık suya giriyorum dere yatağında
Dağ kecileri var karşı yamaçta
Onlara yaklaşmam asla
Küçük bir ateş yakarım
Günde bir balık yetiyor bana
Yılda üçyüzatmışbeş balık eder
Üzülüyorum gerçekten
Hiç yemesem ne olur
Ama nasıl kalırım ayakta

hayel kurmam burda
Bir yanımda güneş doğar
Bir yanımda batar
Hayele ne gerek var

Gün önce katşı bayırda aydınlanır
Sonra kuşlar duyulur
Ah keşke gerçek olsa
Orda yorgunluk mu olur