E Y NEBİ 4

Hazreti Abbas gibi deryaya dalamadık

Veysel karani olup dişleri kıramadık

Musap gibi uğrunda kolu koparamadık


İçimiz kan ağlıyor merhamet umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz

İşaret ediyordun sahabeye dönerek

Kardeşlerim diyordun gözyaşını dökerek

Yalvarıyoruz sana ahu zar eyleyerek


Bizleri kardeşliye katmanı umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz


Evet, sahabe kadar yanında kalamadık

Mübarek gül kokunu öpüp koklayamadık

Mescidi nebevide sesini duyamadık


Hoş seda sohbetini duymayı umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz

Bin bir günah bin bir hata kazanında yoğrulduk

Dünyaya meyl eyledik ateşlerde kavrulduk

Hata, isyan, kin, nefret pençesinde savrulduk


Affet bizi ne olur affını umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz


Gönlümüz arzulardı yanınızda olmayı

Izdırap ve açlığı birlikte paylaşmayı

Beraber hicret edip birlikte ağlaşmayı

Olmadı yapamadık affını umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz


Asrın Ebu cehili yüzümüze bakıyor

Eline yular almış boynumuza takıyor

Bu gidişat bizleri gün be gün korkutuyor


Kurtar bizi ey Nebi kurtuluş umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz

Dünya şatafatına aldanan beldedeyiz

Perişan, derbeder, Naçaran bir haldeyiz

Medeniyet denilen canavar elindeyiz

Koyma bizi bu halde merhamet umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz

Sevgiden merhametten uzak gönüllerimiz

Izdırap ve bühtanla geçiyor günlerimiz

Kurumaya yüz tuttu açmadan güllerimiz

Abı hayat kaynağı bulmayı umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz

Bir örümcek misali gizemli ağ örmenin

Hiranın kapısına yuvaları kurmanın

Mekke’nin, Medine’nin, Sefa ile Merve’nin

Özlemini çekiyor görmeyi umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz


İsmet söyler pişmanız gözyaşı akıtarak

Cehennem azabından kurtulmayı umarak

Mübarek ellerinden beraatı alarak

Saadetle sırattan geçmeyi umuyoruz

Yarın mahşer yerinde şefaat diliyoruz