Bir an gelir ayrı düşersem eğer
Bâki dosta koştu deyin dostlarım
Ruhuna takılan emanet eyer
Ağır gelip düştü deyin dostlarım

Yazayım uzunu, kısaca kasra
Destana gerek yok ömür bir mısra
Nefeslik hayatla bağlanıp asra,
Bedelini aştı deyin dostlarım

Ezip karıncaya taşa basmadı
Deryaları geçip yaşa basmadı
İncitip, yetime hâşâ! basmadı
Bâtılı dolaştı deyin dostlarım

Zulme tahammülü yetmezdi deyin
Yalan ile gönül gütmezdi deyin
Helal rızka haram katmazdı deyin
Hakk yola ulaştı deyin dostlarım

Hû rüzgarlarının pervanesiydi
Çeşm-i dil erbabın avanesiydi
Lezzet-i dünyanın bi-ganesiydi...
Bu faniden şaştı deyin dostlarım

Döküldü yürekten bir ince sızı
Ağlayıp zâr eden göz değil bizi
Gönül çeşmesinin kanayan izi
Kapanmadı, yaştı deyin dostlarım

Kara kara ruhlar cisme kondular
Zinetle süslenip ak'la yundular
Hançe-i zer ile ağu sundular
Ol zehirli aştı deyin dostlarım

Ne fitne oyunlar yolda bozuldu,
Zira güçlü olan zahid bir kuldu;
İtidal-i demle Rabbini buldu
Yolu çamur, taştı deyin dostlarım
Bülent BAYRAKTAR