nasılda tutsak oluyor insan
alışıyor kötülüklere
nasılda iyilik güzellik istiyor
ama kendi vermiyor
ve kopardığı meyvayı ziyan ederek
verdiği sözleri terk ediyor
nasılda su yüzüne çıkıyor.

güveninin anotomisini bozarak
ayak seslerini bırakıyor
kafalarında kelepçeler üreterek
acı aşılayan tanıdık eller
siz onu görüyorsunuz 
buğulu camlar ardından
tuaf yeni sözcükler fısıldarken
siz onu duyuyorsunuz.

budur bizi ayıran
saklı yaralarınızla sinmeniz
budur cılız seslerinizde tutuşmanız
zavallı değliz biz 
sadece ellerimiz temiz.

ve selam ey uyuyan pencere
selam sana cevapsız bakışlar
selamımı al aç kapıyı 
istermisiniz seslerimizi çoğaltalım
hürriyetinize karşı
batıp gitsin mi yoksa sözlerimiz 
daha söylemiyorum 
daha çağrısına dek...


Mustafa Yaman

05 kasım 2020