Toy bir yolcuya rastladım 
Ben dönerken o gidiyordu
Tozunu yuttuğum o malum yoldan
Dedi yoldaş nasıldır oralar
Giden bin pişman, gitmeyen bir pişman,
Dönsün istedim gözlerine bakarak
Dedi yoldaş ne gördün yutkunarak
Gözlerini dikti n'olur anlatsan
Dedim bak işte ak saçıma bana kalan.

Sonra o sustu, ben konuştum
Başka diyara gidişin nedeni, neden
Gelecek orda, şans orda, umut orda
Haylaz sözler ediyordu bilmeden
Bir süre sustu, konuştu sonradan
Kırma hevesimi diyen yalaz bir sözdü duyulan.

Yol ikiye bölünmüş uzayıp gidiyordu
Birkaç ağaç vardı yaprağı döküyordu
Bir şey olsun istedim işitilen duyulan
Köprünün üstünden vadiye baktım
küçük bir nehirdi boydan,boya akıp giden
Bilmem hangi denize dökülen.

Genç yolcu ikilemde durgundu
Az önce parlayan yüzü solgundu
Oturdu taş üstüne bir nefes daha çekti
Kalktı sonra hışımla sanırım gidecekti
Bir şey söylemeden dilimi tuttum
Ne desem şimdi dönmeyecekti
Tıpkı benim dönmediğim gibi.

Kayboldu gitgide vadinin ucundan
Ne ilkti nede son hayatı ıskalayan
Ben toprağa girdiğimde belki dönecekti
Başka bir yodaşa gitme mi diyecekti
Düşündüm tüm bunları yürüyerek
Köle ruhlu kavgalarda silinen 
Yaşlı bilgelerin yitişidir bilinmeyen
Güneşin gömülüp gittiği yerde gece
Tek başıma yürüdüm karanlığa öylece