BABALIK NEZAMAN BİTER

   Sabah erkenden kalkar baba, gözleri mahmur bir şekilde, işe gitmek üzere ayrılır evden. Hızlı adımlarla yürüyerek varır işyerine. Sabahtan akşama kadar durmadan dinlenmeden gayret eder çalışır, çabalar aldığım paranın hakkını vereyim, evlatlarımı en güzel bir şekilde okutayım, yetiştireyim diye, feda eder ailesi için kendini düşünmeden akşam geç saatler çalışır çabalar, nihayet akşam olmuş mesaisi bitmiş eve gelmiştir baba.

     Yorgun bur şekilde oturur koltuğuna, çocuğun geleceği için hayeller kurar gizlice çaktırmadan ve yarın yapacağı işin planını çizer kafasında. Bazen canı çalışmak istemez ama çalışmaya mecburdur ailesinin geçimini temin etmek için. Yorgunluğuna bakmadan 

Yine erkenden kalkar yollara koyulur uzun süren bir yürüyüşten sonra varır iş yerine akşama kadar çalışır çabalar, didinip durur.                                

    Yeri geldimi öz vatanından, eşinden, dostundan, akrabalarından ayrılır bir lokma ekmek parası kazanmak için, gurbete çıkar. Ora senin bura benim demeden adım atar yabancı memlekete. Tanımadığı bilmediği yerlere gider. adeta bir Sürgün hayatı yaşar, ama yinede memleket özlemini kalbinin derinliklerine gömerek, yüreği buruk bir şekilde çalışmaya başlar. Bazen gözleri dolar, için için ağlar kimseye çaktırmadan. Tüm zorluklara rağmen yinede ailesini düşünür çocuklarını düşünür kendinden vaz geçer baba.

    Bir lokma yiyeceği zaman boğazına takılır yiyemez çünkü ailesi ve çocuklarını düşünmektedir. Yemez yedirir, giymez giydirir baba hayat böyle devam eder gider. Nihayet çocuklarının geleceğini garantiye almıştır fakat o yine çalışmaktan vaz geçmez hayatı çalışmayla devam eder gider. Taki el ayaktan düşüp emekli oluncaya kadar. Nihayet emekli olmuştur ama yinede çalışmak ister niçin mi, bu seferde torunlarını rahat ettirmek onları en güzel bir şekilde eğitip yetiştirmek ve devletine, milletine bağlı hayırlı bir evlat kazandırmak için. Bu koşuşturma devam eder gider, günler, aylar, yıllar geçer babanın çalışma azmi hiç bitmez.

İsmet Murat