Pişman değilim
Düşünürken, düşündüğüm, düşünceleri
Donuyordum bazen angut gibi
İçsel hezeyana dönüşürken sezgilerim
Haberciler gönderiyordum yolsuz haberciler
Dönmedi oysa hiç biri
Akbabalarmı kesmişti önünü ruhsuz akbabalar
Tanıdığım kuşlar böyle değildi.


Düş çizgisinden öteye serinliğin
Belli belirsiz bağlantılar kuruyorken
Binlerce garip ve şekilsizde
Afyon kokan ağzından dökülenler
ihtiyar akbabanın 
Büyüyerek yok olan büyüdükçe
Pişmanlığım geri dönen pişmanlığım
Fısıltılarından yükselen hoşcakal, hoşcakal,


Pişmanlığın 
Tedirginlik içinden ki yaşdığın
Biriken seslerinde mağraların
Sahipsiz yanlızlıkları içinden 
Kalıntısıyla karanlık düşüncelerin dibine
Nasıl bir ışk doğdu
Düşündüğüm, düşüncelerden
Zamanı nasıl yonttu.
Sığmadılar koca dünyaya yayıldılar
Sonra bereketli topraklardan aşağı
Ayrı ülkelere kuş olmuşlar
Onca yokluğa karşı...



Mustafa yaman

17 mayıs 2020