''Uğur Mumcu'nun aziz hatırasına'' 


Sen yiğit bir evladıydın cumhuriyetimizin 
başını eğmeyen 
alçaklardan korkup da asla sinmeyen 
şimdilerde yağcı yazarlarla doldu ortalık 
kimisi genç kimisi babalık... 

Çıkmaz sokakların tarihini yazdın 
kalemini kanlara batırmadan 
dikkat çektin uyardın 
belki de onun için dökülmüştü saçların 
kırçıllaşmıştı sakalların 
aşinaydı bize yinede o huzur veren yüzün 
o gün işte o yirmi dört ocakta yüreklerimize dolan hüzün... 

Duruşun vardı mertçe 
duruşun vardı çıkarsız duruşun vardı yalansız dolansız... 

Eğer üstüne gidersem 
bana da bulaşır mı pislikler 
bana da ulaşır mı şerefsizler diye 
bir an tereddüt etmedin kalbinde ve beyninde... 

Sen bizim Uğur Ağabey'imizdin 
armağanı Türk Milleti'ne Bahçelievler Deneme Lise'mizin... 

Sana yemin olsun Cumhuriyet 
bundan sonra ciğeri beş para etmez adamlara 
bozuk para gibi harcatmayacağız aydınlarımızı 
elimize aldığımız zaman 
kalem ve kitaplardan ibaret silahlarımızı 
ağızları bir karış açık kalacak 
bırakıp da gidenlerin ruhları huzur bulacak... 

Alçak terör istediğin kadar kuzu postuna bürün 
biz yapamasak bile 
çocuklarımız, cumhuriyet çocukları 
size sesleniyorum bunların defterini dürün... 

Müjdeler olsun gökyüzüne ve yeryüzüne 
geriden gelen binlere yüz binlere 
masalcı bir derviş edası ile 
çocuklarımıza anlatacağız gerçekleri... 

Vatanını seven bu insanlar 
Bahriye Üçok'lar, Ahmet Taner'ler, Uğur Mumcu'lar neden öldüler 
ve tetiklerini çeken diğerleri şunu iyi bilin ki 
sizleri yatacağınız mezarlar dahi kabul etmeyecekler...