Card image cap
Ölüm bir sana bir bana..ölüm herkese kara hüzün!.

Ölüm bir sana bir bana..ölüm herkese kara hüzün!.



Geçenlerde çarşıya çıkmıştık komşum Melahat hanımla.Yaklaşan bayram sebebiyle öteberi alacaktım.vitrinlere baka baka sohbet ederek yol alırken bir kahvenin ismi bizim köylü Taner beyi aklıma düşürdü; yıllar önce bir ayak üstü konuşurken çarşıda bir dükkanım var demişti; komşuma, -Taner beyin dükkanına uğrayalım hasta olduğunu duymuştum bir hal hatır sorarız dedim.




Sağa sola baka baka ilerlerken mahallemizden Baki abimizle karşılaştık; kısa bir hatırla halini soralım dedik meğerse; Baki abi ilerleyen yaşıyla uzun zamandır annesine bakıyormuş; annesi yatalakmış. -Dertsiz insan yok bu dünyada ablam dedi; sonra gideceğimiz yeri söyledik yanlış duymadıysam Taner bey vefat etmiş dedi.üzülerek.




Kendi derdimden varamadım dükkanına caddenin ortasında kalakaldık öylece ; sanki ölüm ilk duyduğumuz bir şeydi üzüldüm bahtsız dedim Şu dünyada gülmeyen insanlardan biriydi; sevdiği vardı alamamıştı az çok hikayesini biliyordum; ölüm herkese gelebilirdi biz kabullenemedik... Taner abimizin ölümü doğrumuydu ki; acaba diye içimize umutla karışık bir şey düştü.Hayır olmaz dedim çünkü çok hayat dolu bir insandı.Gidiyorum demeden gitmek ona göre değildi şaşkınlığım da o yüzdendi.




Melahat ablanın yüzüne bakıp acaba o Taner bu Taner miydi diyecek oldum; komşum pek tanımazdı ki ve Baki abi; hadi eyvallah deyip uzaklaşmıştı.Taner bey bir sitede oturuyordu ve site sakinlerinden bir bilen vardır diye düşündüm sonra kaldığı site hangi siteydi; yüzlerce site içinden nasıl bulacaktık.Kapı komşusundan sorsak bilmez miydi derken toparlandım doğru ya biz onun dükkanına gidecektik; Büyük şehirde herkes bir alem içinde; sora sora iş yerine vardık Tezgah kapalıydı.




Az ilerde duvarın köşesinde bir kadın tezgah açmış geçimi için bir şeyler satıyordu yanından geçerken bir şeyler almamız için bize yalvarıyordu. ördüğü çorapları gösteriyordu desenleriyle hayli de ilgimizi çekti; önümüz kış alsamıydık acaba derken, kısıtlı bütçeyle evdeki hesap çarşıya uymalı dedim. herkesin işi değil; nasıl örüyorlardı beş şiş ve boyunda; hatur hutur eller nasılda üretiyordu motifleri, motifler sanki halay çekiyordu zevkten dört köşe olmuş renkleriyle.




Adını sordum-Fatmagül dedi.içimden Taner beyi tanır mı acaba diye geçirdim. yok ya nerden tanısın kadıncağız dedim kendi kendime…kafamda acayıp sorular.Belki çorap almıştır ondan çok sevdiklerine ama neyse. 
Kadınında içini deşmiyeyim öldü duydun mu diyerek vardır belki bir anısı. Ölüm işte herkesin başında nöbette. Allah kimseyi bir başına koymasın. Yalnızdı adam ölümü de yalnızlık içinde oldu.Ne tanıyan var ne bilen koskoca İstanbul yutuvermiş onu da. Rahat uyu Köylüm; şu şehirler ki hepimizi yutacak…Dertsizler de ölecek… Neşeler gibi. Hüzünlerde o gün sona erecek !.





’BAŞLANGIÇTIR BAZEN; SON DEGİLDİR ÖLÜM! YAŞAMAKSA BAZEN OLUR ÖLÜM’ !.






22 Eylül 10:45 2016
Mlk Tryk