ÇAĞRI


Şu cihan çöllerinde
Muazzez deryana hasret
Bin sessizlikle yıkanmış
Kurak bir ırmak sesim
Ağlar, çağlar, dağlar ey
Rikkatinin zarafeti dahi
Kırk korku salmış hasmına
Tevazunda heybet dağları
Nadide görkeminde
Rahmetin kâinatı saklıydı
Firkatin tamusunda
Sensizlikten eriyen
Figan peteklerine
Her gün bir hüzün yılı
Canımız ağrıyor ey
Mahcupların Efendisi
Masumların Efendisi
Mazlumların Efendisi
Öksüzlerin Efendisi
Issızların Efendisi
Efendim, Efendimiz
Sözlerin tesellimiz
Biz seni görmeden gördük
Biz seni duymadan duyduk
Bağrına bizi de bas

MEVLÎD


Doğ ruhumuza Efendim
Saraylar çökertelim
Kurutalım kötülüğün gölünü
Çorak canları tufan bassın
Küfrün ateşi sönsün
Dünya ravzana dönsün
Doğ ruhumuza Efendim
Ebvâ’da gül mevsimi
Çözsün dilsiz cevheri
Mübarek validenin
Mahzun kemiklerine bile
Göz koyanlar kahrolsun
Doğ ruhumuza Efendim
Badiye yaylamızda feyiz
Sahralar vahalarla çağlasın
Hayalinle donansın cihan
Mefkûrenle dirilsin naaşlar
Naatlar serden geçsin
Doğ ruhumuza Efendim
Doğ da imana boya
Zamane Kureyşleri
Doğ ruhumuza Efendimiz
İki cihan serverimiz
Doğ ki ölsün yasımız



PENÂH


Risâlet göklerinin şemsi
Riyaset tarihinin başkenti
Senin senalar kokan
O mübarek gönlündü
Adaletinden selamet
Cesaretinden nezaket taşardı
İraden doruklar kadar
Merhametin âlemler aşardı
Fârân dağlarında bir Gül
Uğruna gülistanlar feda
Cömertler cömerdi ellerin
Şifalar nehriydi alınlara
Öyle bir merhaba eylemiş ki 
Hayatın ömürlere
Sonsuzluk düşleri zât-ı âlinle
Yârenlik hayalleri
Penâhımızsın ulu önder
Karanlık kuyularda hilalimiz
Işığın içindeki rehberimizsin
Nur dolar baktığın yer
Biz dünyaya bulanmış
Sevenlerini çek çıkar
Devranın batağından
Canın canımıza Hira


Bilal YAVUZ