Mecaz
gamzende eyleşir ritimsiz küsmeler
haydi gel
.
bize misafir olsana eylül
istersen en güzel şiirleri yazalım sana
hani bir çırpıda
kaybettiğimiz düşlere dair
gün yüzü görmemiş cümlelerin
kadrini kıymetini en iyi sen bilirsin
içimizdeki savaşlar ah
hep yalnızken verilir
hikayenin diyorum
yola düşmüş halidir bu öfke
rüzgâr esince giyinelim karanlığı
inat olsun ışıklara
gözümüzün kara parçasında
gece bekçileri yürür sonra
sabaha karşı uyur
onmayan her düşünce
geçmişin kokusu bu
sürer gideriz izini
dört bucak delice
güneş çoksa bile umudu az
hazır gelmişken
anlamsız bir ölmekten söz et biraz
kirli gözyaşından düşen yalancı övgüler
ömür dediğin mecaz
terk edilmiş sandallar batıyor birer birer
uzun bakışların ardından
uzaklığın efendisidir hep
ağlamak dolu notalarla gülmek
gelirken iki mısra getir
siyahla beyaz
yok sayarlar seni de bu sınavda
ben karışmam
alışmadığın o yara senin değildir
.
Eylül
Emeğinize sağlık...
tebrikler kutlarım
İşte her zaman iddia ettiğim serbest manzume nasıl olmalı delili yani serbest şiir böyle olacak tamamen kapalı adeta boya badana yapılan garip benzetmeler ile anlaşılamaz hale getirilen serbest şiir değil boya badana şiirdir sizi tebrik ediyorum işte serbest şiir bu bu bu nokta .
Teşekkür ederim şairim.
Maalesef imge çokluğu şiir olmuyor her zaman, haklısınız.
Sağ olunuz.
Emeğine yüreğine sağlık Necla hanım tebrikler hayırlı günler diliyorum efendim
Sağ olunuz Murat Bey.
Oldukça başarılı gayet duygusal çok başarılı (her şiire başarılı demem) ?