Ders kitaplarının arasında,
Gizli gizli okuduğumuz Red Kitlerden,
Teksas Tommikslerden yazılıda hiiiç sormazlardı...

En iyi top oynayan arkadaşımız,
Ayhan'dı mahallede
Herkes onun takımında olmak için can atardı,
Kimse ayağından kolay kolay top alamazdı,
Bu çocuk Fenerbahçe'de bile oynar derdim.

Televizyonlarda Beyaz Gölge fırtınası,
Cümle âlem mahalle aralarındaki seyyar potalarda,
Ha babam de babam basket oynuyor
Bir ben hariç yetenek sıfır
Sadece seyirci makamındayız...

Mahalle maçları o zamanki Fener-Beşiktaş derbisi kadar önemli,
Ya kolasına ya da baklavasına,
Onu bir kalem geç birde ti'ye alınmak var doyasıya...

Haftanın beş günü hava pırıl pırıl
Cumartesi maç yapacağız
Allah'ın işi işte her taraf yağmur çamur...

Arada bir elbiselerle Akdeniz Caddesinden,
Taaa Anıtkabir'e kadar yavaş tempoda koş gel,
Terli terli soğuk suları iç hasta ol...
Eşofman nerdee o zaman.
Konvers giyen çocuklara gıptayla bakılıyor,
Samimiysen,''Lan arada ver de ben giyeyim'' muhabbetleri...

Yeni yeni satranç öğrenmişiz,
Kendimizi Karpov Kasparov sanıyoruz.
Herkese beş hamlede bilemedin on hamlede mat.
Adamlar bizden iki sene önce öğrenmiş
Sonra da cını cını dur...
Yenilmedim ki yenilmedim ki terk...

Bir türlü öğrenemedik şu Yüzbaşı Tommiks'in
Rütbesi niye hiç yükselmedi...