Hiç niyetim yok,

Hayatıma yeni birilerini almaya.
Ben eskilerle baş edemedim daha.

Şehrimin senden nasibini almamış sokaklarında,
Yoksul ve yalnız varlığım.
Pervane gibi dolanıyor ruhum,
Başı okşanacak çocukların etrafında…

Önemsiz ayrıntıları duymuyor kulaklarım
Senin nefesinin değdiği sözlerden sonra…

Tılsımı bozuldu bendeki cümlelerin
Kahroluşun kuyusuna attım,
Yazdığım akıbetimi
Dediler ki; bu deliiii
Suyun dibine kadar batsa da 
Çıkacak yukarıya 
Sen yine de sorma beni kırk akıllıya…

Lisan-ı yürekçeyi yazdıkça kalemim
Ne zaman ki vuslata geldi,
Tükendim….
Tarifini bilmediğim dendir ki 
İşte budur diyemedim.

Olanı anlatmak kolaydı.
Sense olanla olmayan arası
Ne anlatılası, 
Ne susulası.
Ben deyip başlanası,
Sen deyip öylece kalınası.

Yürekçe lisanının ustasıyım diye övünürken
Yetmeyen sözcükler ve kekeme ben...

Gölgemi ayak seslerin takip ederken,
Vermedim sana ait bir tek sırrımı.

Sen yalanların ustası,
Ben inanmanın çırağı
Ne olur kandırmaya meyletme beni.

Sen geçmişimin geçmeyen tek karesi,
Söyle gözlerin gelmesin peşimden.

Bir anlık tebessüm oluyorsun puslu perdeme.
Büyüsünü yitirmeyen satırlarıma,sığdırammadığım sevdam.
Hasretin ipi ellerinde
İster sal uçur,
İster çek öldür.
Yine de 
Acımın zerresini vermem kimseye…

Yalın ayaktır cümlelerim çıplak ve duru
Bilirsin ben ezbere konuşmam.

Sorsan ki aşk tanır beni
Mutluluk iyi bilir, hep çalar kapımı
Evet,evet iyi bilir
Taklidini en güzel ben yaparım.

İşte gördüğün gibi;
Hiçbir şey eskisi gibi olmadı diye başlayan,
Bir hikayenin kahramanı oldum sonunda.

Ben ki;
tüm resimlerde yüzü gülümseyen kadın
Ne hüzünler gizledim,
Ne hüzünler gizledim gülüşlerimin ardına…

...türkmenkızı...

Card image cap